gitmem gerek bu şehirde''

saygılı sevgili sessiz blogum ben geldim yine uzun bir aradan sonra,
anlatacak çok şey vardır da anlatma isteğin olmaz ya sıkılmışsındır kısır döngüden he işte öyleyim bu aralar..
olanlar karşında ''yahu bunu mu düşünüyorum şu kenarda asıl düşünülmesi gereken daha büyük problemler var'' diye söyleniyorum kendime aslında. evet onlar düşünülmeye daha değer can sıkılmaya daha değer konular gerçekten.. ama onu bile içim almıyor. öyle ruhsuzum ki, öylesine içim soğuk.

geçip gitsek ya şu şehirden diyorum hep tekrarlıyorum durmadan.. annem babam kardeşim ve ben.

mezuniyete 1 kala ''

İlk defa yazmaya başlamadan önce başlığı koydum. normalde yazı bittikten sonra başlık koymak aklıma gelir ve bu başlık konusunda çok zorlanırım ve nedense o başlığı yazma zorunluluğu hissederim o yüzden saçma başlıklarım olmuştur hep :D 
 Neyse..

Asıl konumuz mezun olmama 1 yıl kalmış olması :/ aslında hazırlık okumasam şuan bir işsiz bir inşaat mühendisiydim, okuduğum için 1 yıl daha öğrenci kalmaya devam edicem. Bazen hazırlık okumama pişman olmuyor değilim  ama o an bu çok mantıklı bir karar gibi gelmişti bana.. nereden bilebilirdim meslek derslerinin bu kadar zor ve yoğun olacağını ve ingilizceye asla ama asla zaman ayıramayacağımı.. kendimi bile unutuyorum bazen yoğunlukta ingilizceyi unutmam çok normal ama dimi :/ ingilizcenin öğretilmesindeki yanlış yollar yüzünden de fazlasıyla soğudum bu dilden. Bir dayatmadır gidiyo bu ingilizce konusunda.. İngilizce öğrenmek zorundalık gibi lanse edilip beynimize bu şekilde yerleştirilmese bence daha istekli olurduk bu dile. Ama tabi sistemde ne değişti ki bu değişecek :) böyle olmaya devam edecek ilelebet :/

Mezun olmama 1 kala, yine ingilizce başıma dert, ama öyle yada böyle halledicem, hallederim ben :)

Mezun olmayı düşünmek hem çok güzel hem çok ürkütücü.. idealleri olan bi insandım geriye ne kaldı o insandan bilmiyorum ama hala güzel şeyler başarabileceğime inanıyorum.. bu yaz yapacağım stajdan da alnımın akıyla çıkarsam benden iyisi olmayacak :)) 

Seneye bu zaman yine yazıcam zaman çabuk geçiyor. geçen yıl 3.sınıf olurken yazdığım blog bir kez daha gösterdi zamanın hızını :)

Bu hızlı geçen zamanın içinde
yaşanan herşeyin yüz gülümseteceği bi dönem olması ise en büyük dileğim :)

adı her neyse..

yaşanılan ve yaşatılan hep mi aynı olur. Yazık. Taş kalpli olmamak elde değil. İsteyerek değil alışkanlıktan taş kalpli olmak .. Hissizleşmek de olabilir bunun adı. Sonuçta bir süre sonra olanlara gülüp geçmiyor muyuz sadece.. !

''''

sevgili bloğum, evet sana geri dönmem için yalnız sessiz ve birazda üzgün olmak gerekiyormuş.. Hoş vaktimde yok sana gelip yazsam, beynimi yiyen bir sürü şey yüzünden kendimi unutuyorum bu yüzden seni unutmam seni üzmesin.. kendime zaman ayıracağım zamanlarda da sadece kendimi değil 'o' nu da düşünüyorum. Boş vaktim varsa ve eğer bir şeyler yapılacaksa beraber olsun diyorum. Yanlış mı diye düşünmekteyim ama yanlış değil çünkü vakit geçirebildiğimiz zaman kısıtlı ve ben onunla birlikte bir şeyler yapabildiğimde daha mutlu olacağımı düşünüyorum hepsi bu.. birlikte olduğumuz zamanlara unutamayacağımız anılar eklemek istiyorum.

Ama tabi hayat her zaman bizim istediğimiz yönde gitmez. Çok ani değişimleri vardır. farklı bir yöne gittiğini hemen anlayamazsan bile, durup bir etrafı kontrol etmen gerekir, farkına vardığında ise üzülürsün çünkü istediğin olmamıştır. Hemen toparlanıp, yeni bulunduğun durum içinden mutlu olmana yardım edecek durumları analiz edersin, bu durumu nasıl avantaja çevirebilirim?? akıllı olabilmelisin düşünürken çok fazla zaman kaybedip  farklı bi yola çoktan girmiş olabilirsin. hızlı ve mantıklı olmalısın. karamsarlık ömründen götürür gülebileceğin bir anı alır senden.

İşte bende şuan düşünüyorum uygulamak istiyorum ama sanırım yeterli olmuyo ya akıllı değilim çoktan zaman kaybettim yada yardıma ihtiyacım var. İki kişilik bir sahne bir oyun dekorlar göz yoruyo yada figüranlar çok geziniyo sahne de yanlış zamanlarda bilemem.. ama sadece belli olan zaman aralığında o sahne bizim olsun gerisinde sadece dekor ve figüran olabilir umurumda değil. Yanlış zamanda ortalıkta olanlara engel olamıyorsak ve bu mecburiyetten ise amenna hiçbir sözüm yok... Bu durumda yapılabilecek şey çok basitse, ve herkes bununda farkındaysa bunun dışında olan hiçbir şey gönül rahatlatmaz, duyulmak istenilen sadece bi cümledir, eğer dilin varsa cümleler kurulur. dilin varsa konuşabiliyorsan bahanen yok demektir.

ihtiyacım varken yoksa  (hem mecaz hem gerçek) üzülürüm sitem ederm ve beklerim bu kadar anlaşılması kolay aslında..

2013 yıldızım ''

evet evet şuan en güzel keyif benim :) mutluyum 2013 iyi geldi ve şimdilik iyi gidiyo. istediğim gibiyim kendime fazlasıyla vaktim var nasıl istersen öyleyim. nerde istiyosam ordayım ve nasıl istiyosam o şekilde görüyorum .. çevremde bi sürü insan hepsi güzel hepsi eğlenceli :)) hep böyle devam etmesi dileğiyle seni sevdm 2013 :))